Bizden Haberler

Soru:  Yaklaşık  5 ay önce bir mağazada işe girdim..İşe girdiğim  sırada bir aylık hamileydim ve  bundan dolayı işe alınmama  korkusuna kapıldığım için hamile olduğumu  patronuma söyliyemedim..Tabi  durumu zamanla  saklayamadım.ve patronum işe girerken kendisine hamile olduğumu  söylemediğim için  beni hemen işten çıkardı..! Ne yapabilirim..?

— İş kanunu bazı durumlarda işverene  işçiyi  DERHAL işten çıkarma hakkı vermiş..Eğer işçi sözleşme yapıldığı sırada sözleşmenin esaslı  noktalarından biri için gerekli  vasıflar veya şartlar  kendisinde bulunmadığı  halde  bunların  kendisinde bulunduğunu  ileri  sürerek  yada gerçeğe uymayan bilgiler ve sözler söyleyerek işvereni YANILTIRSA işverenin derhal fesih hakkı var..Yani bu gibi durumlarda işveren işçiyi  tazminat  ödemeden hemen işten çıkartabilir..! Örneğin güvenlik görevlisi  olan bir işçi sabıkası  olduğunu işverenden gizlerse ve işveren bunu sonradan öğrenirse işçiyi hemen işten çıkartabilir..!Peki hamilelik durumu patrona söylenmez se ne olur..?Her ne kadar işvereni yanıltmak  bir işten çıkarılma  sebebi  olsa da bu durumun hamile  kadınlara uygulanması söz konusu olamaz..Birleşmiş Milletlerin  kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi  sözleşmesi uyarınca” hamilelik nedeni ile  kadın işçilere AYRIMCILIK uygulanması  ve işten çıkartılması mümkün  değil..! Ayrıca bu konuda verilmiş Yargıtay  kararları da mevcut.Bunun için işten çıkarılmada  yılınızı doldurdu iseniz kıdem tazminatınızı  alma hakkınız var..!Eğer  işyerinde OTUZ dan fazla işçi çalışıyorsa,işveren işçilerini  keyfine göre işten çıkaramaz..! Bu durumda işveren işçisini  işten çıkarırken mutlaka geçerli bir sebep öne sürmelidir..ve hamilelik kesinlikle geçerli bir sebep değildir..! Yoksa işçi açacağı İŞE İADE davasıyla tekrar işine dönebilir..İşe iade davasına karşın işveren işçiyi işe başlatmazsa işçiye SEKİZ aylık ücretine kadar  TAZMİNAT ödemek zorunda  kalabilir..!!  Tabi bütün bunların yaşanmaması için veya en asgaride yaşanması için işverenler işe girerken işçiden…İkametgah..Kimlik fotokopisi..Sağlık  raporu…sabıka kaydı..bir resim alıp bütün bunları önceden görebilir ve bu sayedede kendisine bir özlük dosyası oluşturmuş olur ki..ileride bir durum olduğunda bu evraklar işine yarasın…Benden söylemesi..!!

29.09.2015              Necati  BAĞIŞ

Genç kadın şikayetlerini anlatıyordu.Birincide yoruluyorum…İkincide göğsümde ve bacaklarımda ağrılar başlıyor..Üçüncüde bayılacak gibi oluyor,kalp çarpıntılarım ve nefes almam fazlalaşıyor..Doktor sordu..! Peki birinciden sonra neden vazgeçmiyorsunuz..? Genç kadın…Nasıl vaz geçerim doktor dedi.Apartmanın dördüncü katında  oturuyorum..!!

17.09.2015                Necati  BAĞIŞ

Soru:..Ben 30 yaşındayım ve iki ay sonra evleneceğim.eşimde 28 yaşında devletin evlenenlere  çeyiz yardımı  yaptığını duymuştum.Bunu nasıl alabiliriz..? —- Evet duyduğunuz  haber  doğru,devlet bu yılın başında ÇEYİZ yardımı uygulamasını başlattı..! Ancak bu yardımı herkes alamıyor..Bunun bir takım kuralları var..! Şöyleki..çeyiz yardımından yararlanma noktasında  önemli bir koşulu var..!  Bu da  27 YAŞ SINIRI..yani çeyiz yardımından  yararlanabilmeniz için evliliğinizi 27 yaşını doldurmadan  yapmanız gerekiyor..Aksi takdirde  sizi EVDE KALMIŞ sayıyor.. ve çeyiz yardımında bulunmuyor..Dolay sı ile 28 yaşında  evlenince çeyiz yardımı  almanız mümkün değil.. Diyelim ki  evlenirken 27 yaşında  veya daha küçüksünüz.Bu  durumdada hemen  bu yardımdan yararlanamıyorsunuz..! Çünkü  daha önceden bir çeyiz hesabı açtırmanız ve ÜÇ YIL  boyunca bu sistemde kalmanız gerekiyor…! Buda şunu gösteriyor,en geç 24 yaşında  ÇEYİZ hesabı  açmanız gerekiyor…BU DURUMDA HESABINIZDA BİRİKTİRMİŞ OLDUĞUNUZ  TOPLAM TUTARIN yüzde yirmisi  kadar devletten yardım alabiliyorsunuz..Bilmem sorunuza yeteri kadar cevap verebildim mi………………………………………………? 17.09.2015                 Necati BAĞIŞ                Kaynak.  Muhasebe tr.

On yılın değerini anlamak için.. yeni boşanmış çifte sorun…

Bir yılın değerini anlamak için.. sınıfını geçemeyen bir öğrenciye sorun…

Dokuz ayın değerini anlamak için.. yeni doğum yapmış bir anneye sorun..

Bir ayın değerini anlamak için.. dünyaya prematüre  bebek  getiren bir anneye sorun…

Bir haftanın değerini anlamak için ..haftalık derginin editörüne sorun…

Bir saatin değerini anlamak için.. buluşmak için birbirini  bekleyen aşıklara sorun…

Bir dakikanın  değerini anlamak için.. uçak,tren,veya otobüsü kaçıran birine sorun…

Bir saniyenin değerini anlamak için..kaza geçirmiş bir insana sorun…

Bir milisaniyenin  değerini anlamak için..olimpiyatlarda gümüş madalya almış birine sorun..

Yaa işte böyle zaman denen şey….!!! Birde bana sorun..!

12.09.2015                  Necati  BAĞIŞ

Sağlık Bakanlığı 2012 yılından itibaren bir uygulama başlattı..Acil servislere acil olmayan   vakaların çok sık geldiğini tespit eden  bakanlık bunu önlemek  ve acil servislerdeki yoğunluğu azaltmak için RENK ALANI  uygulamasına geçti..! Acil servislerde ÜÇ bölüm var..Yeşil…Sarı….Kırmızı  alan…Bunun için bir hastanenin acil servisine  gittiğinizde sizi hangi bölüme aldıklarına  dikkat edin..Yoksa cebinizden PARA çıkabilir..!Peki hangi rahatsızlıklar hangi alana giriyor..? YEŞİL…Hafif” Yatarak tedavi edilmeyen genel durumu itibariyle stabil olan ve ayakta tedavisi sağlanabilecek basit sağlık sorunları bulunan hastalar..Örneği….Yüksek risk taşımayan  ve hafif  derecedeki ağrılar…basit yaralar..küçük sıyrıklar..dikiş gerektirmeyen basit kesikler vb..SARI… Ciddi ” Rahatsızlığının  özelliği, hayatı tehdit etme olasılığı…uzuv kaybı riski olan…ciddiyet potansiyeli taşıyan durumlar…!Örneğin….kan kaybı..solunum sıkıntısı..kusma.. karın ağrısı..vb…!! KIRMIZI….Tehlikeli.”Bu katagorideki rahatsızlıkların özelliği,hayatı tehdit eden ve  ACİL…tedavi gerektiren durumlardır. Örneğin..çoklu travma dedikleri  hastalıklar..aşırı ilaç alımı..dolaşım bozukluğu..ateş..ciddi ağrılar..şiddet içeren davranış bozuklukları..vb..!! Bütün bunlar için  hastanenin acil servisine  başvurunca,doktor sizi  bir ön muayeneye tabi tutuyor..Muayene sonucuna göre sizin SARI ve KIRMIZI alanda  tedavi görmenizi isterse İLAVE ücret veya KATILIM payı ödemiyorsunuz..!! Fakat sizi YEŞİL alana gönderirse  duruma göre hem ilave ücret hem de katılım  payı ödemek zorunda kalıyorsunuz..Yalnız,SGK ile anlaşmalı  vakıf üniversiteleri ile özel hastanelerce  hastalardan ilave ücret  alınabiliyor..Söz konusu ilave ücret sağlık hizmeti bedelinin İKİ katından fazla olamıyor..! Muayene katılım payı  ise ikinci ve üçüncü  basamak resmi sağlık hizmeti sunucularında  BEŞ TL…özel sağlık hizmeti sunucularında  ise ONİKİ   TL.. olarak alınıyor..!! Şayet ACİL servisine gittiniz özel hastane sizi SARI veya  KIRMIZI  alana giren rahatsızlığınız olmasına rağmen YEŞİL alana almış  ve sizden İLAVE ücret istemiş ise..!!Böyle durumlarda SGK il müdürlüklerine şikayet dilekçesi vermeniz durumunda hastaneye fazla alınan tutarın ON KATI ..kadar CEZA kesiliyor..Eğer hastane fazla aldığı ücreti HASTAYA iade  ederse kesilecek ceza BEŞ katına düşüyor..!! Yine aklınızda bulunsun..hastane ilave ücret tutarını ve AYRINTISINI gösteren belgeyi HASTAYA  vermezse  ÜÇBİN  TL. ceza ödemek durumunda  kalıyor…!! Bunları okuduktan  sonra özel hastanelere bilhassa acil servislerine  giderken bir daha düşünün ,benden söylemesi…!!

12.09.2015                  Necati  BAĞIŞ                             Kaynak. Muhasebe tr..

Başarı deyince aklımıza farklı şeyler gelir..Toplumun gözünde başarı…İyi bir maddi gelir getiren kariyer..büyük bir ev..lüks bir arabadır…Aslında bunlar başarılı olmanın tanımı olamaz.. BAŞARI..!! Sık sık gülmek ve çok sevmektir. …Akıllı insanların,  çocukların sevgisini kazanmaktır…Dürüst eleştirmenlerin onayını almak…Sahte dostların arkadan  vurmalarına   dayanmaktır…Güzeli sevmektir…Herkesin iyi yanlarını bulmaktır…Karşılık beklemeyi hiç düşünmeden kendiliğinden vermektir….Geride ister sağlıklı bir çocuk,ister kurtarılmış bir ruh,ister bir parça yeşil bahçe,ister iyileştirilen  bir sosyal durum bırakarak dünyanın iyileşmesine katkıda bulunmaktır…Gönlünce eğlenmek  ve gülmek…Kendinden geçerek şarkı söylemektir…Tek bir kişi  bile olsa,birinin sizin varlığınızdan ötürü daha rahat nefes aldığını bilmektir..İŞTE TÜM BUNLAR BAŞARILI OLMAKTIR…!!! Ne dersiniz..??

10.09.2015                Necati  BAĞIŞ

Sigortalıların  işyerlerinde İŞ KAZASI geçirmeleri halinde SGK.bazı koşullar dahilinde sigortalıya ve geride kalan hak sahiplerine bazı yardımlarda bulunur..Bu yardımların bedeli SGK. tarafından karşılanmaktadır..! Ancak iş kazasında  işverenin KUSURLU  olduğunun MAHKEME kararı ile tespit edilmesi halinde SGK. yaptığı masraflar için işverenin kapısını çalar..! Bu durumda işverenlerin İŞ KAZASI bildirimi  yapmamış olması halinde kusur  oranı ciddi ölçüde artar..İş kazasını zamanında bildirmeyen işverene 2.466 TL. para cezası  kesilmekte..Ama daha önemlisi işverenin ihmal edip  bildirmediği bu kaza sonrasında mahkemede  yüksek oranda kusurlu çıkabilir..!! Bu da SGK nın alacağı rakamın miktarını artırır..!! İşverenler bütün bunları yaşamamak için veya en asgarisini  yaşamak için..işyerlerinde gerçekleşen  İŞ KAZALARINI  derhal işyerinin bulunduğu yerin kolluk kuvvetlerine ve EN GEÇ ÜÇ İŞGÜNÜ.. içerisinde SGK.YA BİLDİRMEK ZORUNDADIR..Bunu da günümüzde bağlı olduğu SGK ya internet üzerinden yapacaktır..! İş kazası sonucu SAĞ kurtulan  fakat mesleki gücünü en az YÜZDE ALTMIŞ..kaybeden işçilere 10 yıl sigortalılık ve 1.800 GÜN  prim ödeme şartlarını sağlamış olmaları halinde MALÜLLÜK  aylığı bağlanabilmektedir..! Bu arada sigortalı eğer SÜREKLİ işgörmezlik geliri ve MALÜLLÜK   aylığına aynı anda hak  kazanmışsa YÜKSEK olan aylığın  TAMAMINI…düşük olanın ise YARISINI  alır..!! İş kazası geçiren bir sigortalıya İŞ KAZASI sonrası rapor aldığı günler için  GEÇİCİ İŞ GÖRMEZLİK ödeneği verilir..! Kaza sonrası meslekte kazanma gücünü en az  yüzde ON ..kaybeden işçilere SÜREKLİ iş görmezlik  geliri bağlanmaktadır..İş kazası sonrası hayatını kaybeden sigortalının geride kalan HAK sahiplerine ödeme koşuluna bakılmaksızın ÖLÜM AYLIĞI bağlanır..!! Bu yüzden olaylın İŞ KAZASI  olup olmadığı çok önemlidir..Olayın iş kazası  olmaması halinde sigortalının geride kalan HAK sahiplerine AYLIK  bağlanabilmesi için sigortalının en az BEŞ YIL ..sigortalılık ve en az DOKUZYÜZ GÜN..prim ödemesinin bulunması gerekmektedir..!! Patronlar dikkat edin.

10.09.2015            Necati  BAĞIŞ                           Kaynak. muhasebe tr.

Büyük bir marketin açılışında renkleri ve biçimiyle bir açılış için hiç de uygun olmayan bir çiçek geldi..! Market sahibinin gözü dikkat çekici bu çiçeğin üzerindeki karta ve nota ilişti..! “Son uykunda rahat uyu” Adam çiçeğin ve notun kimden geldiğini çözmeye çalışırken,telefondan arandığını bildirdiler..Arayan çiçekçiydi.Çiçekler ve üzerindeki  kartların karıştığını bildiriyor,özür diliyordu…..Market sahibi,olur böyle şeyler dedi..Yalnız dedi…çiçekçi  sizin kartınızda bir cenaze törenine gitti..! Adam merak etti,peki o kartta  ne yazıyordu ? Çiçekci kekeleyerek söyledi o kartın üstündeki notu…!! ” Tebrikler yeni yerinizde başarılar diliyoruz ”

05.09.2015                  Necati  BAĞIŞ

Kıdem tazminatını artırmanın yolları var..!Eğer yol..yakacak..yemek gibi yardımlar   hatta Ramazan kolisi bile  düzenli yapılıyor ise  kıdem tazminatı  hesabına eklenir.. Kıdem tazminatı,uzunca bir süre aynı işverene bağlı olarak  çalışan işçinin  o işyerindeki yıpranmasının  karşılığı olarak  işveren tarafından işçiye ödenen bir paradır..! İşverene ait bir yada  birkaç işyerinde  belirli bir süre çalışmış bir işçinin işini kaybetmesi  halinde işinde yıpranması,yeni bir iş edinmede karşılaşacağı  güçlükler ve işyerine sağladığı katkı göz önünde bulundurularak geçmiş hizmetlerine karşılık  olarak ödenen  bir haktır. Kıdem tazminatı aynı işverene  bağlı en az BİR YIL çalışma sonunda elde edilir..!!  İşten ayrılan bütün işçiler de kıdem tazminatı alamaz..Kıdem tazminatı alabilmek için BELİRLİ nedenlerle işten ayrılmış  olmak gerek..! Kıdem tazminatı hak eden işçiye tazminat BRÜT ÜCRET’i üzerinden ödenir..! Kıdem  tazminatı  aynı  işverene bağlı olarak geçirilen her BİR YIL için BİR AYLIK BRÜT ücrettir..Kıdem tazminatının hesabında bazı ödemeler dikkate alınır..bazı ödemeler ise dikkate alınmaz..Bu konudaki genel  kriterler  şunlardır..!Ödemelerin devamlılık arz etmesi..arızi ödemeler olmaması….ödemelerin kesinlik arz etmesi…ödemelerin işin gereği olarak  işyerinde kullanılmak üzere verilmemiş olması..Bu tür ödemeler çıplak ücrete eklenerek kıdem tazminatına esas  ücret olarak  değerlendirilir..Her yıl düzenli olarak Ramazan kolisi  veriliyor ise bu bile kıdem  tazminatına esas ücrete dahil edilir..Aynı şekilde  düzenli olarak ödenen primler..teşvik primleri gibi ödemeler de işçilerin kıdem  tazminat miktarını artırır..! Düzenli bir şekilde   fazla mesai ödenen  Çalışanların kıdem tazminatı da DÜŞÜK OLUR..! Yargıtay bu tip durumlarda FAZLA MESAİ lerin  kıdem tazminatına esas  ücrete DAHİL EDİLEMEYECEĞİ yönünde karar veriyor..!Örneğin…işveren çalışanın maaşının 1.600 TL.olduğunu söyler, fakat  BORDRO da  1.400TL. maaş olarak İKİYÜZ TL.yide FAZLA MESAİ  olarak öder ise bu durumda fazla mesai ücreti  kıdem tazminatına esas  ücrete dahil edilemeyeceği için işçinin kıdem  tazminatı 1.400 TL.nin brütü üzerinden hesaplanır.. Bilgilerinize…

28.08.2015                Necati  BAĞIŞ                       Kaynak. Muhasebe tr.

Yaşlı bir  dolar milyardarının genç ve güzel karısı  ölmüştü..! Cenaze töreninde kadının genç sevgilisi  o kadar yırtınıp dövündü ki..!yaşlı koca dayanamadı ve yanına giderek şöyle teselli etti..! Üzülme delikanlı  TEKRAR EVLENMEYİ DÜŞÜNÜYORUM..!!

20.08.2015               Necati  BAĞIŞ