25
Nis

HAYAT……..

Hayat dediğin bir çay,

İnsan ise sadece bir şeker.

Karıştırdıkça hayattan tat aldığını sanırsın.

Oysa,hayatın seni erittiğini,

Çay bitince anlarsın..!!!!!!!!

25.04.2012           /  Anonim /        N.B.

 

 

24
Nis

Benim dir Deme…………….

Hiç bir şey için benimdir DEME

Sadece deki yanım dadır;

ÇÜNKÜ !!!

Ne ALTIN

Ne TOPRAK

Ne ÖLÜM

Ne SEVGİLİ

Ne YAŞAM

Nede KEDER

Daima Senin KALMAZ………………

24.04.2012   N.B.

 

 

23
Nis

GÜL’ ÜN HİKAYESİ

Bir zamanlar uzak diyarlar da küçük bir kasabada dürüst ve çalışkan bir genç yaşarmış Tüm gün ustasından öğrendiği gibi demir döver kasabanın tüm ihtiyaçlarını giderirmiş.Sutean adındaki bu genç adam herkes tarafından sevilen sayılan biriymiş.Bir gün dükkanına eski bir tencereyi tamir ettirmek isteyen hizmetcisi ile birlikte Rosa adında çok mu çok güzel bir kız gelmiş…. Sutean görür görmez bu kıza aşık olmuş….Ama kız ona fazla yüz vermemiş.Tencereyi bırakıp dükkandan çıkmış,güzel kızın ayrılması ile birlike sanki dükkandaki ateş sönmüş,demirci sutean’ın kalbini buz gibi bir şey kaplamış…Güzel kızın kalbini kazanabilmek için bir çare aramaya başlamış.Ocağın başına oturmuş düşünürken  bir parça demir almış ve onu şekillendirmeye başlamış.Çalıştıkca çalışmış ve ortaya çıkan şey şimdiye kadar yaptığı hiçbir şeye benzememiş.Eşi benzeri görülmemiş bir çiçek yapmış demirden….. incecik yaprakları birbiri etrafında kapanan dünyanın en güzel çiçeğini…… Sabah tencereyi almaya sadece hizmetci kız gelmiş.Demirci üzülse de güzel kızı göremediği için tüm umudunu çiçeğine yüklemiş ve aşkının elçisi olarak göndermiş hizmetçiyle…Güzel kız çiçeği görünce büyülenmiş,kalbi yumuşamış ve demircinin aşkına karşılık vermiş….demirci  güzeller güzeli kız ile evlenmek için kızın babasından izin almak üzere yaşadıkları şatoya gitmiş.Güzel kızın babası  bir büyücüymüş,ve kızının sıradan bir adama bir demirciye aşık olmasına çok öfkelenmiş…Bu ilişkiye hemen bir son vermeye yemin etmiş.Hemen orada demirciyi öldürecek bir lanet okumaya başlamış ki kızı  dizlerine kapanıp onu engellemiş.Bunun üzerine büyücü kurnazlığa başvurmuş,,,,Demirci eğer sabaha kadar şatonun etrafını  demir bir çit ile çevirirse kızı ile evlenmesine izin verecek eğer başaramazsa  güneş doğarken demirci çocuk taşa dönecekmiş !!!! Eğer korkuyorsa  bir daha gelmemek üzere şatoyu terk edebileceğini söylemiş demirciye…Demirci korkup da sevdiğini terk edebilecek biri değilmiş.Hemen işe başlamış,durup dinlenmeden çubuklar,teller hazırlayıp onları diziyormuş.Sabaha  karşı büyücü demircinin çiti yetiştireceğini anlamış,ve onu engellemek için aklına bir kurnazlık  daha gelmiş….Kızın kılığına bürünmüş ve şarkı söylemeye başlamış.Şarkı öyle güzelmiş ki demirci çekicini bırakıp dinlemeye başlamış…Büyücü güneş doğana kadar söylemiş,güneş ışıkları penceresine vurduğunda güzel kız uyanmış,hemen pencereye koşmuş;çitin yarısı duruyormuş….. demirciyi uyarıp güneş ışığından kaçırmak istemiş ama geç kalmış…Gün ışığı üzerine değer değmez genç adam taşa dönüşmüş…..büyücü neredeyse mutluluktan uçmak üzereymiş.Babasının oynadığı oyunu gören kız çok üzülmüş,ve elinde demircinin hediyesi olan demir çiçek ile taşa dönüşmüş olan sevgilisinin yanına koşmuş.Ağlamı,ağlamış,ağlamış…göz yaşları taşı eritememiş  ama demirden çiçeği canlandırmış.Gözyaşları ile beslenen çiçek büyümüş,serpilmiş.tüm şatonun etrafını çevrelemiş.Demircinin tamamlayamadığı çiti çiçeği tamamlamış.Bu güzel çiçeği görüp beğenenler alıp başka yerlere de ekmişler ve böylece tüm dünyaya yayılmış.Güzeller güzeli Rosa!nın ” GÜL ” anısına her yerde onun adı ile    anılır olmuş……….

23.04.2012        /Anonim/              N.B.

 

 

23
Nis

Günün Sözü………

Kimse Kimsenin Rızkını Yemez

Malı Götüren de Hırsızım Demez……

 23.04.2012         Posta’dan   N.B.

 

 

21
Nis

İKİ ARKADAŞ………………

Macera peşinde koşan iki arkadaş,bir gece çok büyük bir mezarlıkta uyumaya karar verirler.Sis vardır ve zorla uyuyacakları yeri bulurlar.Gece yarısını geçerken büyük bir gürültüyle fırlarlar….İkisi de deli gibi korkar ama işin ucunda erkeklik de var…… Sese  doğru giderler,sesin olduğu yerde yaşlı bir adam çökmüş,mezar taşına çekiçle bir şeyler yazıyor,Amcacığım,yahu bu saat te çalışılır mı??…Seni hayalet sandık,ödümüz patladı valla,,, Adam kafasını kaldırıp,gençleri süzdükten sonra ,,,sinirle homurdanır…..Adımı yanlış yazmış gerizekalılar……

  21.04.2012                          N.B.

 

 

 

 

20
Nis

Günün Şiiri……………………..

Hayat Kimse İçin Ağlamaya Değmez,

Ağlamaya Değenler Zaten Ağlatmaz

Birgün Ağlaman Gerekirse!!!!!!

Başını Dik  Tutki………………..

Gözyaşların Seni Ağlatan Kadar ALÇALMASIN……………….

20.04.2012                  /Anonim/      N.B.

18
Nis

BEKRİ MUSTAFA’LAR ………???

Cami avlusunda duran bir tabut ve tabutun başında bir yığın insan !Bekri Mustafa bu kalabalığın yanından geçerken  sormuş”Hayrola ne bekliyorsunuz?”Kalabalığın içinden biri cevaplamış Bekri Mustafa’yı İmam gelmedi,cenazeyi kaldıramıyoruz. Bekri Mustafa “Pekala aranızda imamlık yapacak kimse yok mu ?.. deyince…Yok cevabını almış.Arkasından kalabalığın içinden bir başkası;Sen imamlık yapabilirmisin ?… diye sorunca, yapacak bir şey kalmadığına kanaat  getiren Bekri Mustafa..,izin istemiş çeşmenin başına gidip abdest almış ve daha sonra tabutun başına geçip,takmış sarığı cenaze namazını kıldırmış……Helalleşme faslından sonra açmış tabutun kapağını,içinde yatan ölüye bir şeyler fısıldamış.Fısıltı bitince kapatmış tabutun kapağını,…”Haydi götürüp gömelim mevtayı” demiş….Ölüyle konuşma cemaatin dikkatini çekmiş olacak ki içlerinden biri Bekri Mustafa’ya … Hocam mevtaya neler söyledin… diye sormuş.Bekri Mustafa’da sarığını başından çıkarırken soru sahibini cevaplamış!….. Şimdi bu arkadaş biraz sonra kendinden önce gidenlerle buluşacak,onlar da ona dünyanın halini soracaklar….Ben de dedim ki,onlara BEKRİ MUSTAFA İMAM OLDU DERSİN,ONLAR HALİMİZİ ANLARLAR….!!!!!

Günümüz dede bir çok insan Bekri Mustafa! lığa   soyunmuyormu..? ne dersiniz….?

                      18.04.2012                          N.B.

 

 

 

17
Nis

Günün Sözü………………

İntikamın Akılla Alınanı

Çayın Demli Olanı

Misafirliğin Az Kalınanı MAKBUL’DÜR…………

17.04.2012                        N.B.

 

17
Nis

PEDER İLE BAHADIR…………………….

Peder ile Bahadır ölürler.Cennetin kapısına giderler.Kapıda bekleyen melek,pedere”Hiç günahın var mı? diye sorar…Peder,ben rahiptim,tüm hayatım boyunca dua ettim.Karıma ve çocuklarıma sadık kaldım.İinsanlara ve hayvanlara hep yardım ettim.”Melek… Bunları biliyorduk zaten.Al sana cennetin gümüş anahtarı.Sonra Bahadır’a döner….Bahadır,ben de her zaman hayvanlara ve insanlara iyilik yapardım.Tanrıya çok dua etmedim açıkcası.Ama tek günahım çok sert ve hızlı araba kullanırdım,der Melek,Bahadır’a …. çok iyi al sana da cennetin altın anahtarı.Peder bu olaya çok sinirlenir.Ben hayatımı insanlara,tanrı’ya adamışım,siz de gidip bu adamı,cennette benden üstün tutuyorsunuz.Melek gülerek,  Oğlum,sen vaaz verirken herkes uyuyordu, ama Bahadır araba kullanırken herkes dua ediyordu……………….

17.04.2012                     N.B.

 

16
Nis

Günün Sözü …………………..

Neyleyim artık! Rüzgar özür dilese bile……

Dal kırıldı bir kere……………………………..

16.04.2012                                  N.B.