Sokrates bir tanıdığına  rastlar,O kişi  kendisine arkadaşıyla ilgili  duyduklarını anlatmaya  yeltenince,engeller ve der ki.!! Seni dinlemeden önce 3″ lü filtre  testinden geçirmek istiyorum.Birinci filtremiz…Doğruluk..!!Bana biraz sonra söyleyeceğin şeyin tam anlamıyla doğru  olduğundan emin misin.?? Hayır bunu sadece duydum.Sokrates,konuşmasını sürdürür..!!Sen bunun gerçekten doğru olup olmadığını bilmiyorsun..O zaman niye bana söylüyorsun.?..Şimdi ikinci filtreyi deneyelim.!..İyilik…Arkadaşım hakkında  bana söylemek istediğin iyi bir şey mi.?..Hayır tam tersi..!!Demek onun hakkında bana kötü bir şey anlatacaksın.ve üstelik bunun doğru olduğundan da emin değilsin..!! Geriye bir filtremiz daha kaldı…Yararlılık..Bana arkadaşım hakkında söyleyeceğin şey bir fayda sağlayacakmı.??Hayır..hiç bir işine yaramaz..Sokrates sözlerini şöyle bağladı..Bana doğru olmayan,Fayda sağlamayacak ve üstelik kötü bir olayı nakledeceksin..Hiç konuşmasan  daha iyi edersin..!!

Ne dersiniz günümüzde, bu kurala uymadan aklına eseni söyleyen,her dedikoduyu nakledenler den dolayı nice kalpler kırıyoruz..Oysa her defasında ,Bildiklerimi anlatmam  o kişi için  iyimi..?? doğrumu.??  Faydalımı..??  diye düşünsek çok şeyi çözeceğiz inanın….!*!

Atalarımız ne demiş..!! Söz gümüşse sükut altındır”Bazen her şeyi anlatmakta çözüm değildir. Sizin için iyi olan bir şey anlatacağınız kişi için iyi olmayabilir…Onun için üstünüze elzem olmayan konularda “SÜKUT ALTINDIR”  ı tercih edin derim..!!!

                                                              07.12.2012           Necati  BAĞIŞ